Eylemci Aktivistlikten Seri Girisimciliğe: Mustafa Tuncer

User Rating: 5 / 5

Star ActiveStar ActiveStar ActiveStar ActiveStar Active
 

Mustafa Tuncer, girişimci kelimesinin tam olarak vücut bulmuş hali. İmkansızlıklar içinde iş kurma, büyütme, risk alma, iflas etme ama yılmama hepsi Tuncer’in hayatında sırasıyla var. Üniversite yıllarının ardından Türkiye’de kalsa siyasi bir hükümle hapis yatması kuvvetli bir ihtimal dahilindeydi. Türkiye’nin askeri vesayetin siyaseti esir aldığı 1990’lı yıllarda aktif bir öğrenciydi. Günleri protesto gösterilerinde şehir şehir dolaşarak geçiriyordu. Kendi ifadesiyle çok çalışkan bir öğrenci değildi.  Adapazarı’nda imam hatip lisesinden mezun oldu. İşletme fakültesinde okuyan ağabeyinin tavsiyesi ile iletişim fakültesini tercihleri arasına yazdı. Üniversite sınavını kazanacağından çok ümitli değildi. Kapitalist sistemin tüketimi körüklemesine karşıydı. Ancak tüketim endeksli bir hayatta ürünlerin promosyonunu yapmaya zorlayan bir bölüm seçti. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümünü kazandı. Normalde dört yılda bitmesi gereken okul, siyasi aksiyonlar nedeniyle uzadı.  


Lise yıllarından beri yurt dışındaki eğitim ve yaşam hakkında merakı olan ağabeyi Ebubekir, arkadaşlarıyla birlikte Green Card çekilişine başvurdu. 1995 yılında green card çıktı, ertesi yıl da ABD’ye geldi. Bu süreç Tuncer’in hayatının akışını değiştiren ana olaylardan biri oldu. Üniversite yıllarında protesto gösterilerinden sonra birkaç kez göz altına alındı. 
 
Ağabeyi o dönem ABD'de bir limuzin firmasında çalışıyordu. Tuncer de aynı firmada şoför olarak çalıştı 11 Eylül’e kadar. Sonra işler kesintiye uğrayınca South New Jersey’e taşındı. O yıllarda Türkler arasında özellikle Texas’taki AVM’lerde kiosk kiralayarak hediyelik eşya satış yapanlar yaygındı. Pirinç üzerine isim yazma işi de modaydı. New Jersey’de Seaside Hights sahil şehrinde sezonluk 3,500 dolara arkadaşı İsmail Güler ile bir kiosk kiraladı. Tezgâhı devralıp temizlik için uğraştıkları sırada, tezgâhı bir sezon önce kiralayan Türk’ün tezgâhın üzerine yazdığı yazıyı gördü. ‘’Bu kiosk’u alan batar. Rizeli Emin.’’ Moralleri bozuldu. Memorial Day ile birlikte ilk üç günde 2,500 dolar para kazandılar. Ertesi yıl Emin tezgâhı geri almak için Tuncer ve arkadaşını buldu.  

AVM’ler kiosklarda hediyelik eşya, oyuncak vs satmak için Texas’a bir arkadaşının yanına gitti. Anlaşamadılar. Cebinde 20 dolarla Texas’tan ayrılıp New Jersey’nin yolunu tuttu. ‘’Arabama bir depo benzin alacak param belki vardı. Eğer benzinim biterse de bir iş yapar benzin paramı çıkarır yola devam ederim diye düşündüm. Bir yandan da telefonla AVM’lerden cebimde olmayan parayla kiosklarda yer kiralamak için görüşmeler yapıyordum. Yol boyunca telefonda 200,000 dolarlık anlaşma yaptım.’’ 

Oyuncak satışından büyük para kazandı. Dünyanın en küçük uzaktan kumandalı arabası olarak dönemin elektronik devi Radio Shack tarafından piyasaya sürülen ürünle sadece bir kiosk’ta 200 bin dolar para kazandı.  

Kiosk sayısını 15’e, çalışan sayısı 40’a kadar çıktı. Çin’den malları getirdi. Work and Travel vizesi ile gelen öğrencileri işe aldı. Bu süre zarfında 8 yıl boyunca Türkiye’ye hiç gitmedi. Ancak kafasında hep Türkiye’ye kesin dönme fikri vardı: ‘’Cebimde 50 bin dolarım olursa Türkiye'ye giderken benden büyüğü olmaz’’ diye düşünüyordu. 

Kiosk business’ındaki balayı 2005 yılında bitti. O yıl yanlış ürüne yanlış lokasyonda girip ısrarcı olunca iflas etti. ‘’İlginç bir bereketsizlik vardı. Aslında çok ciddi rakamlar çeviriyorsun ama ne vatandaş seni bir esnaf olarak görüyor, ne de AVM yönetimleri kiosk sahiplerini ciddi kiracı gözüyle bakmıyordu,’’ diyor.  


GRANİT İŞİNE İLK ADIM 
Virginia’da bir atölyede işi öğrenmek için bir ustanın yanında işe girdi. Ustadan çok bir şey öğrenemedi ama o sırada tanıştıklarından mutfak tezgahlarını evlere monte eden taşeron şirketler olduğunu gördü. Deleware’e geri döndü. Bir arkadaşından 500 dolar borç aldı. AVM’lerde mal sattığı yıllardan kalma 1-800'lü bir hattı vardı. Onu müşteri hizmet hattı olarak gösterdi. Bir kâğıda ‘’mutfak tezgâh montajı yapılır,’’ ilanı hazırladı. Beş bin tane eve dağıttı. Kolombiyalı bir baba ve oğulun çalıştığı bir atölye buldu. Sattığı mutfak tezgahlarının taşlarını onlara kestirdi, kendisi de onlara gelen mutfak montaj işlerini üstlendi. O atölyede çok şey öğrendi. Mutfak tezgâh montaj işi aldığında tek başına taşıyamadığı için geçici olarak diğer arkadaşlarını yardıma çağırıyordu.
 

Bir gün bir müşterisine fiyat teklifi vermek için evine gitti. ‘’5 bin sq büyüklüğünde bir evdi. Bir sürü banyosu vardı. Hesapladım o zaman 45 bin dolar ediyordu. Hesaplarken ben bile korktum yani bu rakamı nasıl söyleyeceğim,’ diye. Müşteri ‘tamam’ dedi. ‘Ödemeyi nasıl yapacağız?’ diye sordu. Yüzde 50’sini peşin aldım. O güne kadar oyuncak işinde 29.99’un üzerinde ürün başına bir para kazanmamıştım. O işle birlikte güven de geldi. Artık haftada 4-5 tane iş atölyeye getiriyordum. Bir gün oğlu sekreter kızla kaçtı. Babasıyla da anlaşamadık.’’ 
 
İş birliği yaptığı atölyeyle yolları ayırınca, pirinç tanesi üzerine birlikte isim yazdığı arkadaşı İsmail Güler’le bu kez depo yeri aramaya koyuldu. Şu anki showroom’a yakın bir yerde 4,000 sq bir depo tuttu. Depoyu kiralayan İtalyan Tony Buffon’un üniversitede roommate’i Türk olduğu için Türklere sempati beslediğinden Tuncer’e çok yardımı dokundu. Orda işleri biraz daha büyüdü çalışan sayısını 7’ye çıkardı.  

İşler büyüyünce 10 bin sq’lik bir depoya geçmek istedi. O dönem yakın çevresi karşı çıktı. Kirası yaklaşık dört kat artıyordu. Çevreyi dinlemedi. Aynı yerde büyüyerek toplam kullanım alanını 40 bin sq’a kadar çıkardı. Troy Granite halen Deleware bölgesinin en büyük granit şirketlerinden biri. Daha sonra Harrisburg, PA ve Pittsburg, PA şubelerini açtı. ‘’Gözden ırak büyümenin şansını yakaladım burada. Göçmen nüfusun yoğun olduğu yerde çok parladığını zaman seninle aynı işe merak salan insanlar da çoğalıyor ve dolayısıyla da senin büyümenin önünde engel olabiliyor. Virgina ya da New York tarafını hiç düşünmedim. Harrisburg ve Pittsburg’a granit showroom’u açan ilk Türk benim.’’  


SİYASET VE SİVİL TOPLUM 
Büyüdüğü dönemde kendisinin de kabul ettiği kritik bir hata yaptı. Yaşı ve finansal büyümenin getirdiği rahatlıkla da olsa gerek, işi dışında konulara odaklandı. İş adamı dernek başkanlığı yaptı. Türkiye’de iki farklı partiden siyasete girdi. Yayıncılık alanında yerel bir gazete satın aldı. '’Aslında bu girişimler bana çok şeyler kattı. Daha önce gözümde büyüttüğüm pek çok şeyin çok da abartılacak bir yanı olmadığını gördüm. Ben kendi işime odaklansaydım, şu an 7-8 lokasyonu olan bir şirket olabilirdim. Yurt dışında yaşayanlar memleket konulara farklı bakabiliyor. Ülkeme geri bir şeyler vermeliyim duygusu ortaya çıkıyor. Ama ülkenin yaklaşımını da öyle olmadığını görüyorsun. Ülkedeki insanların bir noktadan sonra, senin aklına değil, parana ihtiyacımız var’ dediklerini anlıyorsun,’’ diyor.   


CUPS AND CLOUDS 
ABD’deki kazanımları ile Türkiye’de bir dizi yatırıma soyundu. Truva Granit adıyla Sakarya’da bir showroom açtı. ‘’Bir gurbetçi olarak aslında kazandığımız Türkiye'yi görüyoruz ama şu ana kadar para kazananı görmedim. Çok böyle spesifik bir arsa spekülasyondan kazanmış varsa bilemem,’’ diyor.  

‘’İstanbul Yeni Havalimanı’nda gıda alanındaki kiralık yer var düşünür müsün?’’ diyen bir arkadaşının tavsiyesi ilgisini çekti. Hava limanı inşaat halindeyken başvuruda bulundu. Sözleşme imzaladı. Kahve satış dükkânı açmak için franschise veren zincirleri araştırdı. Avustralyalı kahve zinciri Gloria Jeans’ın Türkiye temsilcisi ile anlaştı. Havalimanında üç tane Gloria Jeans Coffe açtı. Bu süre zarfında da kendi markasını yaratmanın yollarını aradı. Cups and Clouds markasıyla üç tane yer açtı. 2021 yılında Gloria Jeans’in Türkiye yetki haklarını başka bir şirket devralması gündeme gelince Gloria Jeans’i ile yolları ayırdı. 31 Aralık 2021 tarihi itibariyle Gloria Jeans olan zincirlerini adını Cups and Clouds olarak değiştirdi. Halen İstanbul havalimanında bu marka adı altında 6 tane işletmesi var. Ayrıca Göktürk ve Sakarya’da da Cups and Clouds dükkânı faaliyet gösteriyor. Bir tane de havalimanı dışında Beşyol bölgesinde bir tane Gloria Jeans mağazası var. Tuncer, toplam 9 mekânda Türkiye’de 170 civarında kişiye istihdam sağlıyor.  

Sonraki dönemde Gloria Jeans’ın Gürcüstan master franchise haklarını aldı. Ekibi ve kendisi Avustralya’ya eğitime gitti. Dört ayrı lokasyon da Gloria Jeans markasıyla Gürcistün’da açtı. Önümüzdeki 5 yıl içinde toplam lokasyon sayısını 50’ye çıkarmayı planlıyor.  

‘’Türkiye'de 80 küsur milyon, hatta insanın yükünü yaklaşık 2,5 milyon müteşebbisin üzerinde. Siyasi parti gözetmeksizin söylüyorum, bir süre sonra müteşebbis olacak adam bulmak zorlaşır. Para kazanmadan kendi alacağı vergisini garantileme çalışan bir sistemden büyük markalar çıkmaz,’’ diyor.  

Havalimanına açtığı altı işletmeye yatırımın geri dönüşünü de 6 yıl olarak hesaplıyor. ‘’Havalimanındaki yatırımdan dolayı pişman değilim,’’ diyor.